![]() |
![]() |
![]() |
|||
![]() |
![]() |
![]() |
|||
![]() |
![]() |
![]() |
|||
Site İçi Arama |
İzlemeye Devam
/**/
Yazar: KORALP ARSLAN | Tarih: 26/12/2010 | Saat: 22:47Vatandaş oturduğu yerden haberleri izliyor. Kimisine şaşırıyor, kimisine kızıyor, küfrediyor, kimisine tebessüm ediyor. Oturduğu yerden bir yandan çayını içiyor bir yandan yorum yapıyor. Yapsın tabii ki, düşünsün azcık. “Demek ki böyle bir şey de varmış.” desin.
İyi hoş yorum yapıyor vatandaş ama sadece yorum yapıyor. Sonuç? Elde var sıfır. Oturduğu yerden konuşuyor. Şaşırdığı olaylara karşı tepki yok. Bir tek karşı çıkış yok. İki kızgın cümle kur, üç beş küfret, tamamdır.
Ben niye bu şekilde başladım şimdi bu yazıya? Anlatayım. Birçok cinayet dosyasının zaman aşımından dolayı düştüğü haberlerini duydum son zamanlarda. Oturduğum yerde afalladım. Arkadaş, cinayetin zaman aşımı mı olur? Oh ne güzel! Sen adamı öldür. Yurtdışına kaç (veya seni yurtiçinde saklasınlar). Orada burada saklan, kimlik değiştir yaşa. Otuz yıl sonra dön ve emeklilik hayatın başlasın. Neyin emekliliği bu? “Affedersin, adam öldürdüm de, onun emekliliği.” Adamın vereceği cevap bu olur.
Tamam, diyelim ki bu otuz yıldan zaman aşımı durumu yasa gereği. Yok mu bu durumdan rahatsız olan ve “Böyle şey olmaz. Değiştirelim bunu.” diyen birisi? Olur mu hiç? Şovenist bir başlık mı bu? Öyle hemen düzeltilmesi gereken bir konu mu ki ilgilenilsin.
Birkaç dakika içimde patlayan anlamsızlık fırtınalarının ardından geçtim bilgisayarın başına. Birkaç araştırmadan sonra ilginç bir manzara ile karşılaştım. Bilmiyorum, sadece oturup haberleri izleyen vatandaş şaşırır mıydı bu manzaraya? Karşılaştığım görüntünün özeti şuydu: Yasalar adaletli olma ve insanın haklarını koruma eğilimi göstermek zorunda değildir. Gerçekten de böyle midir? Doğal hukuk, pozitivist hukuk gibi kavramlar giriyor devreye, şimdi burada kafa bulandırmaya gerek yok. Ancak anladığım nokta şu ki, yasa koyucuların biraz mesai harcaması gerekiyor. Sorabilirsin vatandaş şimdi bana, “Harcamıyorlar mı?” diye. Şöyle diyeyim, harcamak zorunda bile değiller. Niye mi? Sen öyle oturup sadece izliyorsun da ondan. Eminim sen zaman aşımına uğrayan cinayet davası dosyalarının bu durumunu yerçekimi kadar doğal bir olaymış ve her zaman varmış gibi görüyorsun. Yanılıyorsun vatandaş yanılıyorsun. Anayasa gökten inmedi. Medeni kanun, ceza kanunu, borçlar kanunu birden bire çıkmadı önümüze. Zamanla oldu her şey. Gelişti ve bugüne geldi insan ilişkileri. Biraz eksik biraz fazla, çat pat bir kanunlar bütünü var (dünyada). Ve emin ol sen istemediğin sürece de ilerici olmaz hiçbiri.
Çünkü yasa yapma yetkisini elinde bulunduranlar insanların manevi duygularını sömürmekle, arkadaşlarının işlediği suçlar karşılığında alacakları cezaları düşürmekle, senin için anlam ifade eden simgeleri karalamakla o kadar meşgul olacaklar ki sen onların umurunda bile olmayacaksın.
Ne yazık ki senin ailenden birisinin başına bir şey gelmeden de akıllanmayacaksın çok sevgili vatandaş.
Son bir not sana, bir soru: Meydanlarda körü körüne peşinden koşturduğun adam(lar), sırf sana hizmet etmek için mi cebinden milyonlar harcıyor? Bu bir ilk yatırım maliyeti olmasın sakın! Sen dersin ya hep “Karşılıksız hiç kimse bir şey yapmaz” diye; buna rağmen başka kişilerin peşinden gözün kapalı gidiyorsan ve bu sana benzin zammı, zaman aşımına uğrayan dosyalar, geciken adalet, çözülemeyen terör sorunu, yetersiz sağlık hizmeti, ıslah edilmemiş dere yatakları, öğrenci sorunları ve işsizlik olarak geri dönüyorsa, e artık, hepsi toplanıp sana bir güzel kapak olsun.
Bakma bana şaşkın şaşkın. Çayın soğudu bak. Git tazele. Hadi bakalım. Bana da getir bir bardak. ![]() |
|
|||
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
||
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |