![]() |
![]() |
![]() |
|||
![]() |
![]() |
![]() |
|||
![]() |
![]() |
![]() |
|||
Site İçi Arama |
UZAYDA NE İŞİNİZ VAR BE ADAM???
/**/
Yazar: HAMİT SERBEST | Tarih: 23/12/2014 | Saat: 21:5020 Temmuz 1969 tarihinde Amerikalı astronotlar Ay
yüzeyine ayak bastıklarında lise talebesiydim. Haberi öğle yemeği sırasında
radyodan evimizde ailemle birlikte dinledim. Yemekteki misafirimizin haberi
dinledikten sonra “Kafirler, Allah’ın işine karışıyorlar” dediğini
hatırlıyorum. Ben gençlik heyecanıyla yanlış düşündüğü cevabını hemen
vermiştim. Babam ise aşırı dindar olan misafirimizi kırmamaya çalışarak bana hak
verdiğini belli etmişti. Türkiye’nin o günkü koşullarında ve teknoloji
düzeyinde uzayda yolculuk düşünülecek bir şey değildi. Toplumun eğitim düzeyi
de göz önüne alınacak olursa, eğitimli insanlar ile eğitim çağındaki gençler dışındakiler
için bu olayın çok fazla anlamı olduğunu sanmıyorum.
İlerleyen yıllarda, başta ABD ve Rusya olmak üzere, gelişmiş ülkeler uzayın derinliklerini incelemeyi sürdürdüler. 1977′de gönderilen Voyager 1 sondası Jüpiter ve Satürn’e kadar gitti fotoğraflar çekti. 1997 yılında yine Satürn hedefli bir uzay aracı fırlatıldı. Cassini–Huygens adı verilen ikili uzay aracından Cassini taşıyıcı idi ve Huygens ise Saturn’ün uydusu Titan’ı inceleyecekti. 2004 yılında Cassini’den ayrılan Huygens aracı 2005’te Saturn’ün uydusu Titan’a indi. 2004 yılında Mars’a gönderilen Opportunity isimli uzay aracı da 2007 yılında Mars’a inmişti. 2004 yılında başlatılan farklı bir proje ile 67P/Churyumov–Gerasimenko kuyruklu yıldızının yüzeyine inme hedefi ortaya konmuştu. Dünya'dan 500 milyon kilometre uzaktaki bu kuyruklu yıldıza ulaşmak için Rosetta isimli uzay aracı 7 milyar kilometreden daha fazla yol alacaktı. 10 yıllık bir yolculuğun ardından kuyruklu yıldıza ulaşan Rosetta uzay aracı, taşıdığı Philae modülünü 12 Kasım 2014 tarihinde kuyruklu yıldızın üzerine indirmeyi başardı. 67P Kuyruklu Yıldızı güneş çevresindeki turunu 6.45 yılda tamamlıyor. Güneşe en yakın olduğu uzaklık 186 milyon km, en uzakta ise 850 milyon km. Dolandığı yörünge gözönüne alınacak olursa güneş sisteminin çok farklı noktalarından bilgi taşıdığı anlaşılır. Bu yönüyle insanlığın uzaydaki arayışlarında önemli bir dönüm noktası olmuştur. Şimdi bu noktada durup bir düşünelim bakalım. Bu keşiflerde bizim bir katkımız oldu mu? Turgut Özal döneminde bakkaldan bir paket sigara alırmış gibi uzaya gönderttiğimiz haberleşme uydusunun üzerine Türk bayrağı astırmakla uzaya adım attık demek mümkün müdür? O günden bu yana aynı sipariş yoluyla kaç tane daha uydu fırlattırdık bilmiyorum ama ülke olarak teknolojiye ciddi bir katkımız olmadığı gerçek. Her ne kadar, ülkemizin büyük başkanları dünyanın yuvarlak olduğunu ve Amerika kıtasının keşfini İslam alimlerinin yaptığını söyleseler de tarihte bunu kanıtlayacak bilgi ve belgeler yok. Batılılar dünyanın bilinmeyen yerlerini keşfetmeye çalışırken Osmanlılar dünyanın bilinen yerlerini topraklarına katmaya çalışıyordu. Batı insanı ise hayatı pahasına bilinmezliklere yolculuklar yaptı, kimisi de yollarda hayatını yitirdi. Batılılar dünyanın dışındaki dünyaları keşfetmeye devam edecekler, insanlığın varlığını sürdürebilmesi için yeni kaynaklar, yeni dünyalar bulmaya çalışacaklar. Bu güne kadar olduğu gibi sabır ve inatla sürdürecekleri bu çabaların meyvesini toplayacaklar. Biz ne mi yapacağız? Tabii ki bunlardan payımıza düşenden yararlanabilmenin uygun (!) yollarını bulmaya çalışacağız. Her zaman olduğu gibi, batılıları hem aşağılayacağız hem de onların bulduğu şeyleri satın alıp kullanacağız. Amerikalılar aya ilk ayak bastıklarında din adına akıllarına kilit vurduranlar o gün nasıl düşündülerse bu gün de aynı şekilde düşünüyorlar. Ülkemizde her köşe başı din alimi (!) doldu, ortalık tarikatlardan ve tarikat şeyhlerinden geçilmez oldu. Her birinin binlerce müridi var, hepsi de şeyhinin ağzından çıkan her kelimede keramet olduğuna inanıyorlar. Bunlardan en medyatik olanı Cübbeli Ahmet hoca denilen, kerameti kendilden menkul kişi. Diyor ki; bu batılılar aptal, uzayı araştırıyoruz diye milyarlarca dolar harcıyorlar. Araştırdıklarının hepsinin cevabı Kuran'da var. Versinler bana yüz bin dolar söyleyeyim onlara diyor. Dinleyin bakalım söylediklerini, banttan canlı... Nasıl inanabildiniz mi? İslam alimlerinin keşifler yaptığına
insanları inandırmaya çalışan ülkemin başkanları, günümüzdeki İslam alimlerinin
neler söylediklerini acaba bilmiyorlar mı?
Sorgulama olmaksızın ilerleme
olamayacağını düşünmeyen, bireyin merak duygusunu yasaklayan, eğitimi bireyi
şekillendirmek olarak anlayan, hayatı siyah veya beyaz gibi inanç temelli
kurgulayan bir anlayıştan ne çıkabilir ki...
![]() |
|
|||
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
||
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |