 |
 |
 |
|||
 |
 |
 |
|||
|
|
 |
 |
|||
|
Site İçi Arama  
|
DOKTORUN KÖŞESİ KÖR GÖZE KATARAKT AMELİYATI............
/**/
Yazar: ÖZCAN YILMAZ | Tarih: 03/09/2013 | Saat: 21:51
Doğal olarak görmeyen ya da az gören göze yapılacak bu iş. Yani katarakt ameliyatı. Puslu görüyorsan ,merceğinde beyazlaşmışsa artık yapılacak iş belli.Kaçınılmaz son ,ameliyat. Icıcık ışık …..aydınlığa çıkışın yolu lens takılması göz içine. Bakıyoruz son yıllarda körlük artmış. Gören gözlerde azalma var. Resmi açıklama son üç yılda katarakt ameliyatlarında altı kat artış. Üç yıl önce yılda 300.000 olan katarakt ameliyat sayısı 2.000.000’a çıkmış. Memlekette herkes kör olmuş da haberimiz yokmuş. Sağlık düzeldi derken körlük artmış kimsenin haberi yok……. Sağlığın ticarete dönüştürülmesi sağlıkta dönüşüm diye yutturuldu. Hastaneler ticarethane, hastalarda müşteri. Müşterilerde sağlıkçının, doktorun velinimeti. Son on yıldır müşteri bakkal ya da market ilişkilerinde çok önemli gelişmeler oldu. Birincisi müşteri daima haklıdır. Neden derseniz adam para veriyor. Herkes katılıyor, ay sonunda farkında değil katıldığının. Maaşından kesilen katkıdan. Bu sistemi bulan harbiden akıllı….. Özel hastane fark alıyor, devlet katkı….. her muayeneden sisteme katkı. Ne kadar çok poliklinik gezerse vatandaş o kadar sisteme maddi katkı. Ne verirsen elinle, o gider seninle…. Ne güzel laf. Bu katkılar bir şekilde dönecek, kömür, makarna vs. olarak….. Herkes ne yaptığını aslında çok iyi biliyor. Ama bilmiyor gibi davranıyor. Yani bilip de bilmiyor…. Sistemi kuranlar biliyor. Sistemi uygulayanlar biliyor. Herkes memmun. Sistemciler memmun. Vatandaş memmun. Muayenesini oluyor, ya da olduğunu sanıyor. Günde 100-150 hasta bakılır mı ? Bakılmaz o da biliyor. Ne olacaksa o reçeteden mutlu. Evine yiyecek hap götürüyor. Doktor …. o da mutlu. Olduğunu sanıyor. Performansıma bakar vazifemi yaparım diyor. Emeğinin boşa gittiğini biliyor, doktorculuk oynuyor…… İki dakikada hızlı hızlı bakıyor…… Ne yapayım gelene bak diyorlar masalıyla kendini kandırıyor. Ellemeden muayeneye devam ediyor. Ellemeden muayene, tetkik doktorluğu…… Biz koskoca bilgisayar sisteminden daha mı iyi biliyoruz….. MR’ı var, bilgisayarlı tomografisi var. Onlar söylesin hekim yapsın…….. Alet işler el övünür….. Alet ne derse o… ona göre ameliyat. Memlekette anjio olmayan kalmayacak yakında….. Diz ağrısı çekene diz protezi, kalça ağrısına kalça protezi. Kulağı azıcık kirden duymayana işitme cihazı. Canı sıkılan herkese antidepresan……… Bel ağrısına alet takılması, kuşu ötmeyene kuş sesi cihazı………….. Böbreği ağrıyana süzgeç takılması, sızılara ısıtma, soğutma, aydınlatma desteği….. Ayak nasırlarına fıs fıs sıkılması…… Sadece hakemin gözüne değil herkese gözlük….. Her derdin sorumlusu olarak bilinen kolesterolün canı isteyene istenmesi…… Ayılana gazoz ,bayılana gazoz……….. Anlamak zor gibi gözükse de aslında kolay. Kimsenin kalbini kırma, itinayla istekleri yerine getir. Sağlık tesisleri zaten işletme, müşteri memmuniyeti ön planda. Alan, satan mutlu halinden memmun….. Ne güzel bakın organlar yenileniyor….. Rektifiye oluyor………. Lastikler yenileniyor, motor aksamları, kaporta elden geçiyor. Farlar temizlenmeyi bırakın sıfırlanıyor. Başta dedik kör göze katarakt ameliyatı…… Görecek ama ne görecek ? YOKSA HERKES GÖRMEMEYE DEVAM MI EDECEK………….. Dr.Özcan Yılmaz  Yazdır ] |
|
|||
 |
 |
 |
 |
||
 |
|
|
|
|
|
05/07/2017