![]() |
![]() |
![]() |
|||
![]() |
![]() |
![]() |
|||
![]() |
![]() |
![]() |
|||
Site İçi Arama |
BU KADARINA DA PES DOĞRUSU…
/**/
Yazar: HAMİT SERBEST | Tarih: 07/02/2021 | Saat: 16:50Konumuz Boğaziçi Üniversitesi’ne İletişim ve Hukuk Fakülteleri nasıl kuruldu, niye kuruldu? Üniversite öğretim elemanı olarak 44 yıl hizmet verdim böyle bir şey görmedim. Bu sürede değişik kademelerde yöneticilik yaptım, üniversite, fakülte, yüksekokul kurulma çalışmalarının içinde bulundum. Bu çalışmalar, Yükseköğretim Yasası ve ilgili yönetmelik/yönergeler çerçevesinde yapılırdı. Ne oluyor diye merak edip inceleyince gördüm ki, tanımlı süreç kalmamış. 2018 yılında YÖK yasasında yapılan değişiklikle, “Yükseköğretim, aşağıdaki "Ana ilkeler" doğrultusunda planlanır, programlanır ve düzenlenir” başlıklı 5. Maddesinin (f) fıkrasında “Üniversiteler ile yüksek teknoloji enstitüleri ve bunlar içindeki fakülte, enstitü ve yüksekokullar, Cumhurbaşkanınca yapılan yükseköğretim planlaması çerçevesinde kanunla kurulur” yazılmış. Maddenin önceki halinde ise “Üniversiteler ile yüksek teknoloji enstitüleri ve bunlar içindeki fakülte, enstitü ve yüksekokullar, kalkınma plan ve programlarının ilke ve hedefleri doğrultusunda Yükseköğretim Kurulunun görüşü veya önerisi üzerine kanunla kurulur” ifadesi var. Boğaziçi Üniversitesi’ne iki yeni Fakülte kurulması konusundaki karara bakınca bu süreçlerin uygulanmadığını görüyoruz. YAZIKTIR… YÖK sayfasındaki bilgilere göre, Türkiye’de hukuk lisans eğitimi veren 168 program var ve 2020 yılındaki kontenjan 16.000 civarında. Yani yıl sonunda yaklaşık 15.000 genç hukuk diplomasıyla hayata atılacak. Mevcut üniversitelerin eğitim kalitesini düzeltmek varken böylesine köklü bir Üniversite’ye iki yeni Fakülte açmak niye?.. Boğaziçi, ülkemizde mühendislik eğitimi veren ilk sivil kurumdur. 150 yıla yaklaşan tarihiyle kendine özgü bir Üniversite kültürünü yerleştirmiştir. Yönetenlerin bu kültürü sevip sevmemeleri önemli değildir, her yıl en yüksek puanlı öğrencilerin tercihi Boğaziçi olmaktadır. Yeni fakülteler Boğaziçi Üniversitesi’nin yıkımı olacaktır. İşlem yasal mı? Tabii ki yasal… İktidarın bunu yapmaya gücü de var! Ama sormak gerek! Ne için? Öğrenciler ve hocalar, yıllara dayanan Boğaziçi kültürünü korumak istedikleri için mi? 2018 yılında yapılan yasal düzenlemeye bakılacak olursa, belki bu kader diğer seçkin üniversitelerimizi de beklemektedir. Bir tahminde daha bulunayım; bu düzenleme belki de böyle durumların olabileceği dikkate alınarak yapılmıştır. Büyüklerimiz daha iyisini bilirler tabii ama, ben yine de doğrusunu söyleyeyim “Bölgenin/Üniversitenin yeni fakülteye, bölüme veya yüksekokula ihtiyacı var mı, Yeni yükseköğretim biriminin alt yapı ihtiyaçları karşılanabilecek mi, Öğretim elemanı ihtiyacı karşılanabilecek mi, Mezunların iş piyasasında yerleri olacak mı” diye incelenmesi gerekir. Bu bilgilerin tamamının YÖK’te olduğuna inanıyorum, ama YÖK devrede yok. En önemli noktalardan birisi de bu yasal düzenleme ile, Üniversitelerin akademik yapıları yok edilmiştir. Ne Fakülte Kurulunun ne de Üniversite Senatosunun hiçbir anlamı kalmamıştır. Şimdi sormak lazım, madem her işi Cumhurbaşkanlığı yapacak YÖK’e ne gerek var? Ayrıca, üniversiteler bu şekilde dize getirilecekse üniversitelere ne gerek var?.. ![]() |
|
|||
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
||
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |