![]() |
![]() |
![]() |
|||
![]() |
![]() |
![]() |
|||
![]() |
![]() |
![]() |
|||
Site İçi Arama |
ARB.AV. ZEHRA AKARPINAR SAVUNMA YARGININ KURUCU UNSURUDUR
/**/
Yazar: ZEHRA AKARPINAR | Tarih: 20/07/2020 | Saat: 22:51SAVUNMA YARGININ KURUCU UNSURUDUR Barolar, Avukatlık Yasasında yazılı kurallar uyarınca meslek hizmetlerini görmek, mesleki erdemlilik ve dayanışmayı korumak, avukatlığın genel yararlara uygun olarak gelişmesini sağlamak amacıyla kurulan, tüzel kişiliğe sahip, kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşlarıdır. Anayasanın 135. Maddesi “Avukatlar da dahil olmak üzere, kamusal boyutu bulunan mesleklerinin, kamusal işlevlerine, önem sıralaması ve niteliklerine bakmaksızın kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşu şeklinde örgütlenmesini zorunlu görmüştür. Avukatlık Kanunu 1. Maddeye göre “Avukat, yargının kurucu unsurlarından olan bağımsız savunmayı serbestçe temsil eder” 2. maddesi avukatlığın amacını “Hukuki münasabetlerin düzenlenmesini, her türlü hukuki mesele ve anlaşmazlıkların adalet ve hakkaniyete uygun olarak çözümlenmesini ve hukuk kurallarının tam olarak uygulanmasını her derecede yargı organları, hakemler, resmi ve özel kişi, kurul ve kurumlar nezdinde sağlamak” olarak belirlenmiştir. Avukatlık Kanunun madde 76.:Baroları; “Avukatlık mesleğini geliştirmek, meslek mensuplarının birbirleri ve iş sahipleri ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni sağlamak; meslek düzenini, ahlâkını, saygınlığını, hukukun üstünlüğünü, insan haklarını savunmak ve korumak, avukatların ortak ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla tüm çalışmaları yürüten, tüzel kişiliği bulunan, çalışmalarını demokratik ilkelere göre sürdüren kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşlarıdır.” Şeklinde tanımlar. Bağımsız, özgür ve özerk bir avukatlık için barolar büyük önem taşımaktadır. Meslek için vazgeçilmez olan bu niteliklerin korunması, baroların katılıma ve farklı görüşlere açık bir yapıda, şeffaflık içinde çalışmalarını sürdürebilmesine bağlıdır. Baroların bu yöndeki etkinliği, gerek avukatlar gerekse hak arayan tarafların yargıya olan güvenin tesisine hizmet edecektir. Halihazırda avukatların hizmet verdiği ilde bağlı bulundukları ve tek çatı altında toplandıkları sistem bırakılarak, en fazla üyeye sahip Ankara, İstanbul ve İzmir'de birden çok baro kurulmasının yolunu açan yasa teklifi TBMM Başkanlığı'na sunulmuş, Türkiye'de baroların yapısını değiştirmeyi ve "çoklu baro” sistemi getirmeyi öngören 28 maddeli kanun teklifinin bir ilde birden çok baro kurulmasına imkan veren maddeleri ile, aynı ilde birden fazla baronun bulunması halinde staj başvurusunun o ildeki herhangi bir baroya yapılabilmesi, aynı ilde birden fazla baronun bulunması halinde aynı büroda birlikte çalışma ve avukatlık ortaklığı kurma için aynı baroya kayıtlı olma şartının aranmayacağı, avukatların mahkemelere Türkiye Barolar Birliği (TBB) tarafından şekli belirlenen cübbeyle çıkacağı, kılık ve kıyafet konusunda başkaca bir zorunluluk getirilemeyeceğine ilişkin düzenlemeleri içeren maddeler kabul edilmiştir. TBMM Genel Kurulunda "çoklu baro” görüşmeleri devam ederken, baro başkanları ve avukatlar Baroların işlevsiz hale geleceğini, özerk ve özgür mesleki yapının önemsizleştirileceğini; Barolar Birliği delegasyon sitemi değiştirilerek 3 büyük ilin birlikteki delege ağırlığının azaltılacağını dile getirerek haftalardır tepkilerini dile getirmişlerdir, Baro başkanları bu teklifin evrensel hukuk normlarına, anayasaya aykırı olduğunu önemle vurgulayarak yasa tasarısını birlikte müzakere etme çağrısında bulunmuştur. Baro Başkanlarının ve avukatların Ankara’da başlattığı "Savunma Nöbeti” halen de devam etmektedir. Yargının kurucu ve asli unsuru savunmanın, avukatların çatısı olan Baroların yapısında, Barolar Birliğinin seçim siteminde Baroların görüşü alınmadan değişiklik yapılması tepkilerin artmasına neden olmuştur. Çoklu baro sisteminin getirilmesiyle baroların yetkilerinin bölünmesi, mesleki eğitim kalitesinin azalması kaçınılmaz olacaktır. Baroların aktif sistemi ile yurttaşlara ücretsiz avukat desteği sunulan Adli Yardım ve CMK (Ceza Muhakemesi Kanunu) hizmetinin yanısıra, İnsan Hakları, Kadın Hakları ve Çocuk Hakları gibi komisyonları ile hak arayan vatandaşa destek olarak vatandaşın hakkını korumak için mücadele ederken, çoklu baro sistemi ile şiddet gören kadınların, istismara uğrayan çocukların bağımsız avukata erişimi zorlaşacak, belirsizlikler yaşanacaktır. Avukatların eğitimleri, avukatlarla yargının, avukatlarla müvekkillerinin ve avukatlarla avukatların ilişkilerinin düzenlenmesi; hukukun üstünlüğünün sağlanması ve hak arama özgürlüğünün temin edilmesi gibi Baroların temel görevleri yerine getirilemeyecektir. Çoklu baro sisteminde sınav ve ruhsatlandırma sisteminin çok başlı hale gelmesiyle birlikte, Barolar mali yönden güçsüzleşecek, eğitimler karşılanamayacak, bu da mesleki eğitimin ciddiyet ve kalitesini etkileyecek, meslek etiğinin, disiplin kurallarının denetimi sağlanamayacaktır. Çoklu baro sistemine geçilmesi ile mezhepçi, etnikçi, marjinal baroların oluşmasına yol açacak, barolar siyasileşecek, savunma ayrışacak derin bir kutuplaşmaya doğru gidilecek, savunma ana işlevinden uzaklaşacaktır. Savunmayı-avukatları bir arada tutan esas ideal ve çatı; hak ve adaletin tecellisidir, bu ideal tek baro çatısı altında avukatın kökenine, inancına, siyasi görüşüne bakılmaksızın Tek Baroda tek çatı altında toplanmıştır. Barolar, kamu kurumudur, meslek odası olmalarının yanında, gereken her zeminde hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını savunmak, korumak ve yerine getirilmesine müdahil olmaktadır. Baroların yapısında ve seçim sistemlerinde değişiklik yapan, Anayasanın 135. Maddesinde yer alan çatı düzenleme, Avukatlık Kanunu madde 76 ile çelişen yeni yasa girişimleri Baroların görüşü alınmadan yapılmıştır. Kamu yararı ve zorunluluk olmadığı halde Barolar ve avukatlık mesleğine sınırlar çizilmesi, mesleğin icrasını savunmanın kurucu unsuru koruması altında icra etmesine engel teşkil edecektir. Yasada net olarak tanımlandığı şekliyle; Savunma yargının kurucu unsurudur, Avukat, bağımsız savunmayı serbestçe temsil eder, sonuç olarak savunmasız yargı olmaz, bu hükmün sadece mevzuatta yer almaması yargı pratiklerinde ve siyasilerin karar-icraat süreçlerinde içselleştirilmesi gerekmektedir. Av. Zehra Akarpınar Adana Barosu ![]() |
|
|||
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
||
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |